Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde 1995 yılında görev yaparken yaralanan bir asker, 2001 yılında arkadaşlarıyla birlikte bir tekerlekli sandalye basketbol takımı kurdu. Bu takım, onlarca gaziye yeni bir hayat ve umut oldu. Asker, 23 yıldır takımın kaptanlığını yapıyor ve bu hikayesiyle birçok engelli ve gaziye ilham veriyor.

Hayata Dönüşün Sembolü

1995 yılında yaşanan bir çatışmada ağır yaralanan ve omuriliğinde hasar oluşan Mehmet Yılmaz (49), uzun bir tedavi sürecinin ardından tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. Dört silah arkadaşını şehit veren Yılmaz, sekiz arkadaşıyla birlikte gazi oldu. Yıllarca süren fizik tedavi ve rehabilitasyon sürecinde umutsuzluğa kapılmayan Yılmaz, 2001 yılında arkadaşları Ali Kaya ve Ercan Demir ile TSK Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı'nı kurdu. Takım, sadece bir spor kulübü olmaktan öte, gazilerin sosyal hayata entegrasyonunu sağlayan, moral ve motivasyonlarını yükselten bir platform haline geldi. Takım, 2014 yılında Tekerlekli Sandalye Basketbol Süper Ligi'nde mücadele etmeye başladı ve birçok başarıya imza attı. Mehmet Yılmaz, 23 yıldır takımın kaptanlığını yaparak, onlarca gazinin hayata tutunmasına yardımcı oluyor.

Basketbol: Yeniden Doğuşun Anahtarı

Yılmaz, Antalya'ya yerleştikten sonra basketbolla tanıştığını, başlangıçta spordan pek anlamamasına rağmen, takımın kurulmasının hayatında büyük bir dönüm noktası olduğunu söylüyor. "Basketbol, tekerlekli sandalye kullananlar için oldukça faydalı bir spor. Tüm kas gruplarını çalıştırıyor ve sosyalleşme imkanı sağlıyor. Takım, gazilerimizin rehabilitasyon ve hayata tutunmaları için kuruldu, ancak zamanla profesyonel bir seviyeye ulaştık. Diğer engelli ve gazi arkadaşlarımızı da bu spora davet ediyorum; sosyal hayata katılmanın en güzel yollarından biri." diye konuşuyor. Takım, Elele Vakfı'nın desteğini alarak Avrupa'da da birçok başarı kazandı. Bu başarılar, hem gaziler hem de ülkemiz için büyük bir gurur kaynağı.

Geleceğe Umutla Bakmak

Yılmaz, basketbolu bırakmak zorunda kalacağı zamanlarda antrenörlük yapmayı veya takım içinde farklı görevler üstlenmeyi planlıyor. "Yeni yaralanan veya engelli arkadaşlarımız evlerine kapanmasın. Burada, fiziksel özelliklerine göre gerekli yönlendirmeler yapılarak, herkesin spor yapabileceği bir ortam var. Gelin, tanışın, hayatınıza yeni bir soluk getirin" diyor. Takım, sadece bir spor kulübü değil, aynı zamanda umut ve dayanışmanın bir sembolü. Antalya'da bulunan takım, Hakkari ve Çukurca'dan gelen gazileri de kapsayarak, ülkenin dört bir yanından insanları bir araya getiriyor ve sosyal entegrasyona önemli bir katkı sağlıyor. Zafer Güneş ve diğer arkadaşlarının da büyük destekleriyle, hayatlarına yeni bir anlam kazandıran bu takım, geleceğe umutla bakıyor.